” Bu Senin İraden mi ? “

0

Bu Senin İraden Mi ?


Bir nesil yetiştirdiler. İsmine alfabedeki en son harfi koydular. Ahir zamanın ‘Z’ si.

Sonra bu ‘Z’ ye perdelerden aşk ve irade denilen uyuşturucuyu…

1964 yılında yazılan bir kitapta gördüğüm ve çok şaşırdığım bir yazıyı paylaşmak istiyorum:

Diyor ki “toplumlarda cehalet artıkça, insanlar aşk ve irade problemi yaşar. İnsanlar o kadar basitleşecek ki bazı toplumlarda en çok satan kitapların içi boş olacak, önüne gelen kitap yazmaya başlayacak. İrade bir problem olacak, nasıl problem ? Eş, iş seçemeyecekler. Bu kadın bana uygun mu, bu adam bana uygun mu derken, kararı başkasına bırakacaklar”. ¹

Aynı sosyal medya gibi Ali ne diyorsa onu Merve ne giyiyorsa onu giyen..

Bir dakika elini gönlüne koy ve kendine bir bak, yaptıklarına, kararlarına, fikirlerine bunlar senin mi ?
Yoksa, uçup gittiler mi !

Devam ediyor: “Aşk muhteşem bir duygu, o yüzden insanlar aşkın peşinden cahilce koşmaya başlayacak, her gördüğüne aşk zannedecek”.²

Hırsıza, üç kağıtçıya, kötü insana aşık olabilirsin ama sevemezsin. Bizim aşk problemimiz yok. Bizim sevgi problemimiz var. Biz sevildikçe hastalanan insanlarız.

Atalarımız kelimelere çok anlam yüklediler ve birer birer yok oldular;

Aşk kelimesinin manası yüreği verme, koşulsuz bağlılık gibi anlamlara gelirken
Sevgi, habbe, hap, az miktar anlamına gelir. ‘yüreği perakende veriş’ demektir.
Kısa ve öz, aşk bir an da olur, sevgi ise ağır ağır oluşur… ³

Bırak aşk ve tutkuyu yaşa, hayat yaşayınca güzel.
Sana yaşamak ve şükretmek yakışıyor.
Unutma! Yaşarsın, yaşadığının izi kalır.
Yaşamazsın, içinde sızı kalır.

İnsan kelimesinin kökenine gidelim. ‘Ünsiyete’ oradan ‘üns’ e gelir. ⁴
Anlamı İkiye ayrılıyor:

Biri, insan, unutan demektir. İnsan neyi unutur ? kendini, sözünü, yemini, sevdiğini, toprağını her şeyi unutur. Dünü unuttuğu gibi. Doğu Türkistan’ı, Kudüs’ü, Kerkük’ü, altın gençliği, kaçırılan paraları, açılan kozmik odaları.. Uzun bir liste, günümüzde ise bu listeye  İzmir Depremini de ekleyeceğiz.

İkinci: İnsan, yakın olma ihtiyacı duyan, dost arayan demektir.
Vatanına, toprağına, anasına, babasına, kendisine, Allah’a yakın olandır İnsan.

Biz yakın olmayı unuttuğumuzda, hatırlatılması için başımıza bela ve sıkıntı gelmesi gerekir. Buna da imtihan deniliyor.

Kısa örnek, bir ailede bela olsa hemen yakınlaşıyor ama gidince, bir ayrılma, uzaklaşma başlıyor. Çocuk başka odaya, anne telefona, baba televizyona gidiyor.

Ülkelerde öyledir. Mesela bizim ülkemiz, bir sıkıntıda nasıl birleştirme çabasına giriliyor. Sonra o sıkıntı bittiğinde ayrılmaya başlıyoruz. Bunu da en çok oy günü görüyoruz. Günümüz de ise İzmir depreminde de göreceğiz.
Çok cümleler döküldü; Aşk ve sevgiye. Kimisi gerçekti kimisi hayal ama tek gerçek vardı o da İnsan.

“Kendine bak kendine. Özüne, sözüne, benliğine.
İlgilenme kimseyle, kim ne yemiş, ne giymiş
bundan sana ne.. Sen kendini besle.
Bilgiyle, Sevgiyle, Şefkatle.
Ancak o zaman ulaşırsın insan olmanın erdemine” ⁵
Bu köşe yazım da eleştiri yerine bilgi vermek istedim nedeni ise;
Dünyayı öğrenirsen ilim, kendini öğrenirsen hikmet sahibi olduğun içindir.
Haftanız, hikmetli olsun, sevgi ve şefkatle kalın.
“Nazar eyle ilerü, pazar eyle götürü,
Yaratandan Hoş gör, Yaratandan Ötürü.” ⁶


1-2) Aşk ve İrade, Bob Marley.
3) Aşk ve sevgi, İbrahim Oruç.
4) Üns. İslam Ansiklopedisi.
5) Mevlana.
6) Yunus Emre.

Yazar : Yusuf Mehmet Yerçe

Sitemizin Sağ Alt Köşesinde Yer Alan Bildirim Tuşuna Basarak Haberlerimizi ve Yayınlanacak Yazılarımızı İlk Siz Duyun !!!!

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen İsminizi Girin