Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla..
Hamd Alemlerin Rabbi olan Allah’a, Salat ve selâm Resul’une ve O’nun izinden gidenlere olsun.
Değerli İslam kardeşlerim. Bu ilk köşe yazımı Rabbimin O’na kavuşmak ve (rızasını almak için )vesileler aramanın emrinin önemini hatırlatmak için kaleme almak istedim ki bazı kişilerin kendi yanlış düşüncelerini engellemiş olayım en azından. Hele ki günümüzde hocayım diye geçinen kişilerin nasıl itikadlar’ini bozup onları dinleyen kişilerin de onlarla birlikte bir çıkmaza gittiklerini göz ardı etmeyip emri bil maruf emri’nin farziyetin’i dile getirip uyarıda bulunmak üzerimize farzdır..
Rabbimiz. ‘Ey iman edenler! (Allah’tan korkup kötülüklerden ilahi sınırı aşmaktan) sakının. O’na yaklaşmak için vesile arayın(!) ve yolunda cihad edin. Ola ki korktuklarınızdan emin olup, umduklarınıza kavuşursunuz. (Maide s.35.)
Ayette anlatılan vesileden maksat Peygamberler ve Onların varisleridir. O varislerde hadiste geçtiği gibi alimlerdir.
”Alimler peygamberlerin varisleridir.(Ebu Davud. ilim .1) ve buda bizim bidatlerden uzak. Kuran ve sünnet yolunda giden Alimlere uymanın nasıl önemli olduğunu anlatıyor. Ama ne yazık ki günümüzde Sünneti Kuran’dan ayırıp, Kuran ayetlerine kendi aklıyla mana verip, Rabbimiz in alim dostlarına dil uzatıp kendilerini cehenneme yaklaştıran kötü amelli kişiler, bu hadisi bile göz ardı ediyorlar. Nitekim bir kuds-i hadis te. Rabbimiz. ”Kim benim veli olan kullarıma dil uzatırsa, ben onlara harb ilan ederim”. diyor. Bundan da bu haber olan Ebu cehil zihniyeti var. Ve bilinmelidir ki.
Allah Teala’yı sevmeyi iddia ediyorsak. O’nun sevdiklerini sevip. Sevmediklerine de buğz etmektir. Bu da imanın tadıdır. Bir yemeğin tadını almadan nasıl bir tat içerdiğini anlarsın. İman meselesi de böyle işte. Doğru olmayan itikad seni felaha eriştiremez ve rehbersiz gidilen yol bilinmezlikler içinde bırakır kaybolursun. Bu nedenle kişinin bir ehli sünnet olan mübarek veli kullara manen bağlanıp mürid olmak onur vericidir.
Tekfir ile kınanmaz. Himmet dilemek yardım kaynağının Allah’tan geldiğine inanarak O veli zattan yardım dilemek şirk değildir. .Bunu da yanlış anlayan sözde akıl sahibi kişiler derler ki, Fatiha suresinde: ‘ Yanlız sana ibadet eder yanlız Sen den yardım dileriz’. Ayetine de yanlış mana verip bahaneler sunarlar şirk olduğunu söylerler. Onları tefsir okumaya davet etmek lazım. Çünkü bir ayete yanlış mana vermek çok büyük günahtır. Bu yüzden yine Ehli Sünnet alimlerinin tefsir kitaplarına bakmak lazım. Onlar birer vesile ve sebebdir. Biz de sebebler alemindeyiz. Nasıl ki Allah Teala Hz.Ademi yaratırken çamuru sebeb kıldığı gibi. İnsanlara doğru yolu gösterirken ki haberini melek yoluyla peygamberlere bildirmesi gibi.
Sevgili kardeşler. bu dinimiz azizdir. bizde ancak bu dini doğru manada yaşamak için itikadimizi evvela sağlamlaştırıp. Rabbimizin emir ve yasaklarını hayatımıza geçirmemiz lazım. Kişinin kendi nefsini arkaya atıp bir Mürşid’i kamile bağlanıp kendini manevi aleme vermesi..
Rabbimiz’in rızasını almak sonsuz saadetler verir eşref’i mahluka. Alimlerin isminin anılması bir rahmet ve nur’dur o ortama. Bizde bir kaç tane alimlerimizin isimlerini zikir ederek tamamlayalım. Abdülkadir Geylani (k.s) İmaM Rabbani (k.s) Şah’ı Nakşibendi (k.s.) Seyyid Sıbğetullah Arvasi(k.s) ve Medineli Hacı Muhammed Osman Akfırat (k.s) gibi daha bir çok mübarek veli zatlara sahibiz çok şükür. Rabbim şefaatlerini her birimize nasip etsin. Kuran’ın deyimiyle: Hala akıl edemezler mi ? çağrısına kulak verip ahiretimizi mamur etme yolunda bir çok kolaylıklar sağlanmış bize. Bu kutlu yoldan gidip dar’u selama girenlerden eylesin Rabbim bizi. Ve bu ayetle yine sonlandırmak isterim..
”Bilesiniz ki, Allah’ın dostlarına korku yoktur. Onlar üzülmeyecekler de. Onlar iman edip takvaya ermiş olanlardır. Dünya hayatında da ahirette de onlara müjde vardır. Allah’ın sözlerinde asla değişme yoktur. İşte bu büyük kurtuluşun kendisidir.”(Yunus s.62,64.)
Selâm ve dua ile kardeşlerim.
Yazar: Mihriban Keklik
