Eşler ile ilgili psikologlara ve danışman uzmanlara baktığımızda; çok kitaplar yazılmış ve çok sorular sorulmuştur.
En çok Sorulan Sorular; eşim ile evlendik değişti, memnun değiliz, evde huzur kalmadı, mutsuzuz ve ne yapmalıyız gibi bir çok sorular danışman psikologlara sorulmaktadır.
Kadın ve erkek eş olmadan önce olmadıkları insana bürünürler veya iki tarafta kusursuz ve mükemmel olmaya çalışır. Bir çok danışman psikolog bunların çok gerekli olmadığını ve sadelikte daha uzun ve daha çok mutlu olunduğunu söylemektedir.
Evlenmeden önceki dönemde iki tarafta karşısındaki kişiyi etkilemek için aşırıya kaçmayı göze alırlar ve ‘ben senin için ölürüm’ gibi dizi sözleri çok kullanılır. Şu unutulmamalıdır ki: kimse kimse için kendini öldürmez, kimse kimse için her şeyi olmaz çünkü kimse vazgeçilmez değildir…
Bu olayların aynısı particilikte de vardır. Bir parti sizin oyunuzu almak için bir çok sebep ve hediyeler sunar, ta ki seçimler bitip belirlenene kadar.
Eşlerde Gerçek konuşalım; herkes iltifat edilmeyi sever. İltifat etmek ilişkiyi canlandırır, mutluluğu sağlar ve devamlılığını artırır.
•Seversen sevilirsin..
Allah Rasûlü’nün hanım sahâbîlere çeşitli sözlerle iltifatlarda bulunduğu görülür. Nitekim bir gün Amr b. el-Âs (r.a) Peygamber Efendimiz’e:
-Yâ Rasûlallah insanlardan en çok kimi seversin? diye sordu.
Peygamber Efendimiz:
–En çok Âişe’yi (r.anhu) severim, dedi.
Amr:
-Erkeklerden en çok kimi seversin? dedi.
Peygamber Efendimiz:
-Âişe’nin (r.anhu) babasını, diye cevap verdi.¹
Hz. Peygamber Âişe’yi (r.anhu) överek şöyle buyurdu: “Âişe’nin (r.a) diğer kadınlara olan
üstünlüğü, tiridin diğer yemeklere olan üstünlüğü gibidir”.²
İşte iltifat işte sevgi..
Sevgiyi sadece ona göstermekte kalınmamalıdır. Çünkü nikah evliliğin bir ilanıdır. Bu yüzden insanlara da eşinizi sevdiğini söylemek hem karşısındaki insana güzel örnek teşkil eder hem o söz eşinize ulaştığında onu çok memnun eder.
Peygamber efendimiz:
Kalabalık bir grup içindedirler. Bir arkadaşı uzun bir zamandır merak ettiği bir soru sorar.
“Ey Allah’ın Elçisi! En çok kimi seviyorsunuz?”
Cevapta hiçbir çekingenlik ve kompleks yoktur.
Aişe (r.a)’yi.”
Aynı soru evliliklerinin başında Hz. Aişe (r.a) tarafından da sorulur.
“Beni nasıl seviyorsun.”
“Kördüğüm gibi.”
Hz. Aişe (r.a) aldığı cevaptan o kadar hoşnut olur ki, ilerleyen yıllarda sık sık sorusunu yineler.
“Ey Allah’ın Elçisi! Kördüğüm ne alemde?”
“İlk günkü gibi!“.³
Estetik ve incelik.. İlk günkü gibi sevmek..
Eşler arasında ince göndermeler olmalıdır. Psikologlar bunu çok önerir: eşler, ince göndermeleri yüreğinde hisseder ve bu eşiniz için mutluluk kaynağı olur.
Peygamberimizin de sevgi dolu göndermeleri çoktur.
Hz. Peygamber (s.a.v) Hz. Aişe (r.a) bardaktan süt içtiğinde, alır ve dudaklarını koyduğu yerden içerdi.⁴
(şimdikilerde ne aynı bardağı aynı kaşıktan yemek yemekten tiksinen eşler var.)
Hz. Peygamber (s.a.v) Hz. Aişe’nin (r.a) eti ısırdığı yere bakar, ağzını oraya koyar, ısırdığı yerden ısırırdı.⁴
(İstenilen Aşk. Ona mesaj göndermeyi bilmek, çok küçük olsa bile anlamı çok.).
Eşlerde sabr çok önemlidir. Şu unutulmamalıdır ki; eşinize karşı sabr Allah huzurunda sizi cennete girmenize sebep olabilir. Sabr evliliğin huzuru için baş aktördür.
Hz. Âişe (r.a) anlatır: “Hz. Peygamber bir gün ashâbı ile birlikte bulunuyordu.
Ona yemek hazırladım. Hafsa (r.anhu) da hazırlamıştı. Hafsa (r.anh) benden daha çabuk davrandığı için hizmetçi kıza: “Git Hafsa’nın (r.a) tabağını devir” dedim. Kız da, Hafsa (r.anhu) tabağını Peygamber Efendimiz’in önüne koyulurken ayağı ile itip devirdi ve içindeki yemek yere döküldü. Peygamber Efendimiz yemeği yerden toplayıp ashâbı ile birlikte yedi. Ondan sonra ben tabağımı gönderdim. Peygamber Efendimiz benim tabağımı içindeki yemekle birlikte Hafsa (r.anh) vererek: “Yemeği yiyin tabak da senin olsun” dedi. Fakat buna karşı yüzünde herhangi bir değişiklik görmedim.” ⁵
Eşler de fedakar olmak evlilikte ilk sözden itibaren başlar. Artık tek biri değilsinizdir. Eşiniz ile birlikte bir olmuşunuzdur.
Mescid’e yakın bir yerde Habeşistanlı siyahi Müslümanlar yerel bir oyun oynamaktadırlar. Hz. Muhammed (s.a.v)’in aklına eşi Aişe (r.anhu) gelir. Eve gider ve
“Ayşe, gel sen de seyret.” der.
Hz. Aişe (r.anhu), olayı;
“Ben de yanağımı Allah’ın Elçisinin omuzu üzerine koyarak seyretmeye başladım.” diye anlatır.
Oyun uzun sürer, Hz. Muhammed (s.a.v) arada bir:
“Doymadın mı?” diye sorar.
Hz. Aişe (r.a) kendi deyimiyle “Bana olan sevgisini denemek için”
“Hayır!” diye cevap verir.
Hz. Muhammed (s.a.v) yorulmasına rağmen sesini çıkarmaz. Ayak değiştirerek dikilmeye devam eder…⁶
Sabr, Fedakarlık ve içten sevmek…
Eşinize Bir kapı açmak centilmenlikti peki eşiniz için diz çöküp dizinize basarak bindirmesine yardımcı olmak…
En güzel örneği Rasulullah yine vermiş ama bizler onu değil de film ve dizi kahramanlarını örnek aldığımızdan bu ince meseleleri anlamakta zorlanmışız.
Hanımına diz çöküp deveye bindirmesinde yardımcı olması, yapılan yemek davetine “hanım da olursa” kaydıyla icabet etmesi, bir sıkıntıyla kederlenip ağlayanın göz yaşlarını elleriyle silerek teselli etmesi gibi Rasûlüllah’ın pek çok davranışı var ama bizim bu ince davranışları gördüğümüz ne yazık ki yok.⁷
(Rasulullahı seviyorsak; eşimize veya sevdiğimize iyi bakmak, iltifat etmek, onun yanında olmak bizler için Sünnettir.)
Şu unutulmamalıdır: Eşlerde aşk olmaz sevgi olur. Aşk bilinçsiz yaşanılır, evlenmek için bilinç gerekir, aşk biter ama sevgi ve saygı baki kalır, kalmalıdır.
Rasulallah ilk kriter Dini için evlenmeyi uygun görür. Her gördüğünüz nasibiniz değildir. Bir sürü söylenilen özellik var ama en önemlisi eşinizin gönlü ve ailenize karşı duruşudur.. Sadece Siz evlenmiyorsunuz siz evlenince ‘âlem’de evleniyor..
Olduğunuz gibi görünün, başkası için kendinizi değiştirmeyin. Derdimiz kadar insanız, her zorluğun bir sabahı var. Kadere teslim olmak bir Müslümana yakışan ve rahatlatan en güzel tevekkül. Eğer istediğimiz olmaz ise: Allah böyle istedi ve böyle oldu deyin. ince bir teslimiyet göstermiş olursunuz.
Eskilerin dediği gibi : Kadere iman eden, kederden emin olur.
Allah, sizleri sizi seven ve anlayan insanları karşınıza çıkarsın.
“Essalâtü vesselâmü aleyke yâ Rasulallah“.🌹
Salat Ve Selam ile..
Bu yazıda Allah’ın insana örnek hayat ile gönderdiği Peygamber efendimizin hayatından örnekler ve eşler ile ilgili psikolojik tavsiyeler verilmiştir.
- İbn Sa’d, et-Tabakât, VIII/67; Kehhâle, A’lâmü’n-Nisâ, III/12.
- Müslim, Fedâilü’s-Sahâbe, 69-70; Belâzürî, Ensâbü’l-Eşrâf, II/43; İbnü’l-Esîr, Üsdü’l-Ğâbe, VII/190.
- M. Yusuf Kandehlevi, a.g.e., III/l00; Ataullah b.Fazlullah. a.g.e.
- Kazıcı, Ziya, Hz. Muhammed’in Eşleri ve Aile Hayatı, s. 77/ Riyaüz Salihin,2
- Kândehlevî, Hayâtü’s-Sahâbe, III/122.
- Onk. Dr. Haluk Nurbaki. Fahr-i Kainat Efendimiz, s.l02.
- Müslim, Fedâilü’s-Sahâbe, 74.
- Psikolog Danışmanlar: Prof.Dr.Medaim Yanık ve Aşkım Kapışmak
- Makele, Tez: Sümeyye Eker, Necmettin Erbakan Doktora Tezi.
- (S.a.v): Allah’ın selamı onun üzerine olsun” anlamına gelen “sallallâhu aleyhi ve sellem” (Arapça:صلى الله عليه و سلم) ) sözcüğünün kısaltımı.
- (R.a),(R.anh, R.anhu): Okunuşu; radiyallahu anh, ;Allah ondan razı olsun(sahabeler için kullanılır.
Yazar : Yusuf Mehmet Yerçe
Sitemizin Sağ Alt Köşesinde Yer Alan Bildirim Tuşuna Basarak Yazılarımızı İlk Siz Görebilirsiniz !!!!
الصلاة والسلام عليك يا رسول الله 🌸
Okurken o kadar sevindim ki, her yazdıklarında illa ki efendimizden konuşuyorsun ve bunun için tebrik ediyorum seni gerçekten çok güzel bahsettin önceden bu konuları hakkında okudum ama bu kadar güzel olmadı ellerini sağlık 🌼