Adrienne baloda bulunan insan ve müzik seslerinden dolayı iyice bunalmış hissediyordu. Biraz verandaya çıkıp hava alsam çok iyi olacak diye düşündü içinden. Kalabalığın arasından sıyrılarak kapıyı aramaya başladı. Gözleri, işlemeli ahşap kapıya takılınca bir rahatlama hissedip, bedenini hızlıca o tarafa yönlendirdi. Kapıdan hafif, serin, tatlı bir esinti geliyordu. Bu temiz havaya yaklaştıkça, daha güzel nefes alabildiğini hissetti. Ciğerleri, temiz havayla dolmuştu. Sonunda dışarı çıkabildiğinde istemsizce etrafı tararken gözleri, verandanın sonunda olan Philip’i buldu. Tüm ihtişamıyla verandanın korkuluklarına yaslanmış, evin önündeki göl manzarasını seyrediyordu. Adrienne kalbinin hızlanmasını engelleyemedi. Biraz utanarak biraz da cesaretle Philip’e doğru yaklaştı. Utanç ve heyecanın etkisiyle ellerini nereye koyacağını bilemeyerek arkasında birleştirmişti.
Philip fark ettiği hareketlenmeye beraber gözlerini manzaradan ayırıp gelen kişiye baktı. Bu kendisini bildi bileli tanıdığı Adrienne idi. Gözlerini ona dikmiş, sanki biraz da çekingen adımlarla ona doğru ilerliyordu. Tam karşısında durduğunda yanaklarının hafifçe pembeleştiğini gördü. Bu haliyle onu küçük bir çocuğa benzetmişti. Dudaklarının kenarında oluşan küçük gülümsemeyi engelleyemedi. Küçük bir kafa selamı verdikten sonra ona “ siz de mi balodan sıkıldınız Mrs. Galler?“ dedi. Adrienne bakışlarını Philip’in gözlerinin tam içine odaklayarak nazik bir onaylama sesi çıkardı. Philip belki daha fazla konuşabilirdi fakat nedense bunu istememişti. Bunun yerine bakışlarını tekrardan berrak göle doğru çevirdi. Bazen sanki bu kız, kafasının içinden geçenleri duyabiliyormuş gibi hissediyordu. Kendini güvensiz hissederek kollarını birbirine bağladı.
Philip’in odağının tekrardan manzaraya çevrildiğini gören Adrienne’de bakışlarını manzaraya çevirdi. Çünkü karşısındaki adamı daha fazla izlerse, kalbinin sesini tüm İngiltere duyabilirdi. Evin bahçesinden bir göle çıkmak ne kadar da muhteşem diye düşündü. Gölün hemen ilerisinde bir orman, ormanın hemen üzerinden yükselen bulutlar vardı. Evin bahçesinin sonunda bir iskele ve hemen yanında küçük bir sandal vardı. Adrienne, Philip ile beraber o bahçede yürüyüp iskeleye çıktığını, oradan da beraber sandal gezisi yaptıklarını hayal etti.
Yazar : Esra Nur Yüce
Sitemizin Sağ Alt Köşesinde Yer Alan Bildirim Tuşuna Basarak Bundan Sonra Gelecek Diğer Hikayeleri İlk Siz Okuyun !!!!