Alışkın olmadığım bir havada uyandım güne.
Hava sanki, ayrılık acısı çekmiş bir aşık veya sesi sisli içi buruk bir yazar gibi karanlık gözüküyordu. Bugün bir şey olacak gibiydi. Acaba bu gün insanlık bir kez daha mı ölmek sureti ile aramızdan ayrılacaktı. Daha önce hissettirmeden aramızdan bir ince rüzgar gibi esivermişti. Bazıları ise bunu her eksikliği tamamlayan “her şey eskiden güzeldi” cümlesi ile tamamlayıverdi.
Yoksa bu gün tahmin ettiğimden daha büyük bir şey mi olacaktı.
Korku ve endişe ile ayrıldım yatağımdan. Pencereden görülen manzara, tablolarda önceden yerini almıştı, tanıdık bir hava .
Ufukta görülen güzel dağlar bir gün kaçıp gitmek istediğim zaman bana ev olacakmış gibi beni selamlıyordu.
Yüzüm gülmemek için direnecek, ellerim ısınmayacak, gözlerimin uykusuzluğu geçmeyecek gibiydi. Bu duygu güzeldir farkındalığı olana. Neden böyleyim ? Bir şeyler eksik gibi. Ya tekrar düşünülmemiş cümleler ya da umarsızca bir kenarıya atılmış hayaller. Bu gün kişiliğim namütenahi bir bilinmezlik içinde. Kitaplığımda dün geceden ağır düşünceler karmaşası ile bıraktığım kitabım bana doğru bakıyordu. Çok sevdiğim yazarı bana bu günkü kişiliğim hakkında ağır hakaretlerde bulunuyor gibiydi. Çok efsunkâr kişiliğini yazdığı eserlerde de fark edilebilirdi.
Günün verdiği korku ve çaresizlikle ayrıldım evimden. Çok fazla ziyaretçisi olmayan kendi halinde bir kitap evine çok önceden rastlamıştım. Her mutluluğumda veya çaresiz anlarımda o küçücük kendi halinde kitap cennetine giderdim. Sahibi olan kişi oldukça huzur veren sesi ile beni her gelişimde güzel bir şiir veya bir aşığın haykırışı ile karşılardı. Oldukça edebi kişiliği her zaman kıskandığım yönü olurdu. Rafların arasında dikkatimi çeken bir kitap gördüm. Dış kabı o kadar da ihtişamlı sayılmazdı. Üzerinde herhangi bir yazı yoktu. Tahmin ettiğiniz gibi kalın bir kitap değildi aksine olabildiğince ince bir kitaptı. Bu bir mektubun kitap haline getirilmiş haliydi. Kitaptaki ilk mektup şöyledir;
“Düşüncelerim hiçbir zaman kalbimle uyuşmadı, ben de zaten akıllı bir adam değilim. Gözlerin her yürüdüğüm sokakta karşıma geliyor. Sesin hala kulaklarıma sevdiğim sözleri fısıldıyor. Çaresiz nereye gideceğimi bilmiyorum. Sevginden kopan kalbimin akıbetini sensizlik tayin ediyor…”
Şeklinde devam eden bu mektubun en sevdiğim yazara ait olması kötü başlayan günüme bir ferahlık getirmişti.
Yazar : Samet Sağlam
Diğer Yazısı : ” FARKINDALIK “