Geçen yıl Kudüs semalarından “SELAHADDİN NEREDE?” yakarışlarını işitti kulaklarımız. Bu yıl ise “MÜSLÜMANLAR NEREDE?” yakarışlarını işitiyoruz.
2.5 milyar Müslüman aleminin içinde bir Selahaddin’in aranması noksanlıktır lakin Müslümanların aranması yokluktur !
Bir hocamız “Ebabiller, Müslümanlar yok iken gelmiştir. Müslüman olarak, hükmen yok olmayı ve ebabillerin gelmesini istemeyeceğiz. Ya Rab, biz çok çalışıyoruz bize fırsat ver, ebabillere fırsat verme demeliyiz.” demişti.
Beyler! Hanımlar!
Kendimize gelmeliyiz, gelmek zorundayız. Sınırlar, kara parçalarını ayırmak içindir. Müslümanları ayırmak için değildir. Ümmet olma bilinciyle nefes alıp vermeliyiz, çocuklarımızı bu gaye ile yetiştirmeliyiz. “Suriye’de, Filistin’de Mehmetçiğin, babamın, oğlumun ne işi var? Ülkelerini savunup savaşınlar.” diyemeyiz.
Tarihte ilk Müslüman -Yahudi savaşı, Kaynuka çarşısındaki kuyumcuda bir Yahudinin Müslüman hanıma peçesini açmasını söylemesiyle, kadının direnmesi üzerine diğer Yahudi’nin kadının çarşafını hissettirmeden oturduğu yere rabtetmesi sebebiyle olmuştur. Kadın çıkarken avret yerleri görülür. Yahudiler alay ederken, kadın feryat edip imdat ister. Feryadı işiten Müslüman, kadının namusuna halel getirmek isteyen Yahudiyi öldürür. Yahudiler de Müslüman’I şehit ederler. Ve savaş çıkar…
Yine Fransız askerlerinin, Müslüman hanımın peçesini açmak istemesiyle Sütçü İmam, ilk kurşunu sıkmamış mıydı?
Yine geçen yıl Filistin’de Hadil kardeşimiz peçesini açmadığı için yahudi tarafından şehit edilmişti.
Bunun bir ülke savaşı olmadığını, bir iman bir namus davası olduğunu anlayabiliyor muyuz?
Bu Hak ve Batılın savaşı safları sıklaştırmak zorundayız. Boşluk cephedeyse eşlerimizi göndereceğiz, kundaktaysa Musalarımızı sandıklarda saklayacağız..
Bu dava iki story atıp vicdan rahatlatacağımız bir mevzu değil. Aslan gibi kükreyip kedi gibi tırsmayacağız. İsrail Savunma Bakanı Gallant’ın ‘ hayvanlarla savaşıyoruz’ sözü mukabilinde Kassam Tugayları sözcüsü Ebu Ubeyde’nin ”EVET, ASLANLARLA SAVAŞIYORSUNUZ” demesi ve toplumumuzda yaygın olan ‘Aslanın erkeği de dişisi de aslandır’ sözünce اسدالله olma gayretiyle..
Allah’ın aslanlarına selam olsun..
Yazar : Şevval Hafsa İLÇİ